11. O, gökten bir ölçüyle su indirendir. Onunla ölü bir beldeyi canlandırdık. Sizde işte böyle çıkarılacaksınız.
12. O, bütün çiftleri yaratan, sizin gemi ve hayvanlardan üzerine bindiğiniz şeyleri var edendir.
13‑14. Onların sırtlarına binip oturmanız, sonra da: Rabbinizin nimetlerini hatırlamanız, onlara yerleştikten sonra da:
‑Bunu, hizmetimize veren Allah ne yücedir. Yoksa buna bizim gücümüz yetmezdi ve biz elbette Rabbimize döneceğiz demeniz için..
15. (Buna rağmen) O’na, kendi kullarından bir parça yakıştırdılar. İnsan gerçekten apaçık bir nankördür.
16. Yoksa O, yarattıklarından kızları kendi aldı da oğulları size mi ayırdı? 17. Oysa onlardan biri, Rahman’a isnat ettiği (bir kız çocuğu) ile müjdelendiği zaman, içi kahır dolu olarak yüzü simsiyah kesilir.
18. -Süs içinde yetiştirilen (kız çocuğu mu? diye düşünüp) kendini belli belirsiz bir çatışmanın içinde bulanı mı? (Allah’a yakıştırıyorlar)
19. Rahman’ın kulları olan melekleri dişi saydılar. Onların yaratılışlarına mı şahit oldular? Onların bu şahitlikleri yazılacak ve onlara sorulacaktır.
20. Eğer Rahman dilemiş olsaydı, biz onlara kulluk etmezdik, dediler. Bu hususta bir bilgileri yoktur. Onlar, sadece yalan söylemektedirler.
21. Yoksa daha önceden onlara bir kitap verdik de, onlar o kitaba mı tutunuyorlar?
22. Bilakis şöyle dediler:
‑Biz, atalarımızı bir din üzerinde bulduk, biz de onların izinde dosdoğru gitmekteyiz.